Türk demokrasisinin kara lekesi olarak anılan 27 Nisan 2007 e-muhtırasının üzerinden 18 yıl geçti. Olay, 2007 cumhurbaşkanlığı seçimleri sürecinde, Abdullah Gül'ün adaylığına karşı çıkan bazı çevrelerin tepkisiyle tetiklendi. Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinde yayınlanan bildiri, Türk Silahlı Kuvvetlerinin siyasi sürece müdahalesi olarak yorumlandı ve büyük tartışmalara yol açtı.
27 Nisan E-Muhtırası'nın Arka Planı
Abdullah Gül'ün adaylığı, "laikliğin tehlikede olduğu" iddialarıyla karşı karşıya kaldı. Bu iddialar, "367 tartışması" ile daha da alevlendi. Eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun, cumhurbaşkanı seçiminde 367 oyun hem karar hem de toplantı yeter sayısı olması gerektiği yönündeki görüşü, AK Parti'nin tek başına Gül'ü seçmesini engellemeye yönelik bir girişim olarak algılandı. Gül, ilk turda 357 oy almasına rağmen, Anayasa Mahkemesi, 367 tartışması gerekçe gösterilerek oylamayı iptal etti. Bu karar, erken seçim kararı alınmasına ve Anayasa'da değişikliklere gidilmesine yol açtı. Büyükşehirlerde düzenlenen "Cumhuriyet mitingleri" de bu gerilimi artıran unsurlar arasındaydı. Genelkurmay'ın açıklamasının ardından, hükümet sert bir tepki gösterdi ve bu olay Türk demokrasisi için önemli bir dönüm noktası oldu.
Siyasi Tepkiler ve Sonuçları
27 Nisan'daki e-muhtıra, hükümet tarafından şiddetle kınandı. Dönemin Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Genelkurmay Başkanlığı'nın hükümete karşı bir açıklama yapmasının demokratik hukuk devletinde düşünülemez olduğunu belirtti. CHP'nin Anayasa Mahkemesine yaptığı başvuru sonucu ilk tur oylaması iptal edildi. Bu gelişmeler üzerine, 22 Temmuz 2007'de erken seçimler yapıldı ve AK Parti yeniden tek başına iktidara geldi. Seçimlerden sonra, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini öngören anayasa değişikliği de referandumda kabul edildi. Bu süreçte, MHP'nin cumhurbaşkanlığı oylamalarına katılma kararı, yeni bir 367 krizinin önüne geçti. Abdullah Gül, üçüncü turda cumhurbaşkanı seçildi ve tartışmalar sona erdi. Ancak, e-muhtıranın arkasındaki kişiler hakkında soruşturma yıllar sonra açılmış olsa da, soruşturma Yaşar Büyükanıt'ın ölümünden sonra kapanmıştır.
E-Muhtıra'nın Mirası ve AK Parti'nin Anma Etkinlikleri
27 Nisan e-muhtırası, Türk siyasi tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak yerini koruyor. Olay, silahlı kuvvetlerin siyasi hayata müdahalesinin son örneklerinden biri olarak gösteriliyor ve Türk demokrasisinin geleceği için önemli dersler içeriyor. AK Parti, 27 Nisan e-muhtırasının 18. yıl dönümünde, olayı anma ve demokrasi mücadelesini vurgulama amacıyla çeşitli etkinlikler düzenliyor. Bu etkinliklerde, o dönem yaşananlar ve alınan dersler ele alınarak, gelecek nesillere aktarılmak isteniyor. Bu olay, ülkenin demokratikleşme sürecindeki zorlukları ve demokratik kurumların korunmasının önemini vurguluyor.